Beş adımda matematik nasıl hızlı ve kolay öğrenilir?

Matematiğin iki çeşit anlamı vardır. Birincisi sözlük anlamı olan matematik, diğeri de bireyin içselleştirdiği matematik.

Matematiğin sözlük anlamı; biçimlerin, sayıların ve niceliklerin yapılarını, özelliklerini, aralarındaki bağlantıların tümdengelimi akıl yürütme yoluyla inceleyen ve aritmetik, geometrik, cebir gibi dallara ayıran bilim demektir. Tanım böyle olsa da yeni tanıştığımız birine ya da öğrencilere sorduğunuz zaman genel olarak aldığımız cevap “Gerçek hayatta nerelerde kullanıyoruz ki?” veya “Ben hiç yapamıyorum, hiç anlayamıyorum.”  şeklindedir. 

Oysa matematik kafamızda büyüttüğümüz gibi imkansız ve anlaşılması zor değildir. Gerçekte matematiği anlayabilmek ve yapabilmek için beş pratik adımımız vardır. İşte bu yazıda bu adımları açıklamaya çalışacağım.

İlk adım: Ön yargılardan kurtulun

İlk adımımız; aslında hayatımızda karşımıza çıkan tüm zorluklara göğüs germemizi sağlayacak temel adımdır. İlk olarak ön yargılarınızdan kurtulun! Ön yargı el freni çekilmiş arabaya benzer. Gaza basmaya çalışsanız dahi araba ilerlemez. Matematik yetiştirmeye çalıştığımız bir fidan gibidir ve ön yargıyla yaklaştığınızda kurak bir toprakta fidan yetiştirmeye benzer. Asla “Ben yapamam.” demeyin.

İkinci adım: Matematiğin mantığını anlamaya çalışın

İkinci adım; matematiğin mantığını anlamaya çalışınız. Matematiği formüller yığınından ibaret görürseniz matematik sizin için havada asılı kalan bir balondan farksız hale gelir. Arkanızı döndüğünüz anda uçar gider. Anlatılan kavramların mantığını anlamaya çalışın, kavramların nereden geldiğini, gerçekle ne işe yaradığını ve nasıl bulunduğunu kavramaya çalışın. Matematiğin bir konular bütün olduğunu ve birikimlerle ilerleğini unutmayın.

Üçüncü adım: Matematiği güncel hayattaki konulara bağdaştırın

Üçüncü adım; matematiği güncel hayattaki konulara bağdaştırın. Matematik sadece karmaşık problemlerden ibaret değildir. Güncel hayatta farkında olmadan dahi birçok alanda matematiği kullanırız. Emin olun büyüyecekseniz ve matematiği öğrenmek için çok daha istekli olacaksınız.

Dördüncü adım: Pes etmek yok

Dördüncü adım; sabırlı olmak ve pes etmemek. İlk başlarda ne kadar yapmakta zorlansanız da onun peşini bırakmadığınız ve ona şans verdiğinizde; konu tekrarı yapıp soru çözümü ile desteklediğinizde bir süre sonra karmaşık gelen, yapamadığınız işlemleri yapmaya başlayacaksınız. Soruları çözdükçe gelen başarı hissi, sizi daha özgüvenli ve pozitif bir birey haline getirecek. Bu da soru çözme isteğinizi arttıracak…

Beşinci adım: Bildiklerinizi başkalarına öğretin

Beşinci ve son adımımıza gelirsek, bildiklerinizi başkalarına öğretin. Ne kadar garip gelse de unutmayın ki öğrendiğiniz bir bilgiyi kendi cümleleriniz ile içselleştirip başkalarıyla paylaştığınız zaman zihninizde çok daha uzun süre kalacaktır.

İfade ettiğimiz gibi matematik sanıldığı kadar zor ve korkulacak bir ders değildir. Yapmaya başladığınız zaman sizde göreceksiniz ki matematik elinizden bırakamayacağınız ve çözdükçe zevk alacağınız bir ders haline gelecektir. Sabırlı olun, kendinize her zaman inanmaya devam edin ve en önemlisi ne olursa olsun pes etmeyin. Hadi matematiği sevelim!

Ayten Erdem
Matematik Öğretmeni
Sınav Şirinyer Anadolu Lisesi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir