Velinin de ödevi var

Çocuğum büyüyor, gelişiyor, yıldan yıla değişiyor… Peki, bu değişimi olumlu hale getirmek için siz velilerimiz olarak üzerinize düşen ödevler neler; gelin bir de ona bakalım. Okumayı unutma, okuma alışkanlığının azalması, yazmayı unutma, asosyallik, iletişim bozukluğu, okula gitme korkusu…

Ne kadar ürkütücü kavramlar değil mi? Bu ve bunun gibi daha birçok problemler bizi karşılıyor; fakat öğrencimizle beraber değişen eğitim sisteminde siz velilerimizin de katkısıyla öğrencilerimizde gelişen bu olumsuz durumların çaresi elbette mümkün. Bunun için neler yapabiliriz?

Tabii ki çocuğumuzu ailemizin merkezine alarak onun varlığına, kimliğine saygı göstererek yeni bir sistem, yeni bir aile düzeni oluşturarak bu saydığım olumsuzlukların önüne geçmemiz mümkündür. Neler yapmalıyız? Öncelikle öğrencimizi olduğu gibi kabul edeceğiz, onu başkalarıyla kıyaslamayacağız.

Aile içindeki anne-babanın tutarsızlığına son verip onun da ailenin bir ferdi olduğunu hissettireceğiz. Başka öğrencilerin başarısını onun başarısına endekslemeyeceğiz. Ne çok sert ne çok yumuşak, orta bir hal üzerinde durup öğrencimizin de kendi hayat akışını sağlamasında yardımcı olacağız. Değişemiyorum o halde ne yapmalıyım?

Bu soru sizleri tedirgin edebilir; ancak bu yöntemler bizleri çok basit ama etkili sonuçlara da ulaştıracaktır. Yeter ki taşın altına elimizi sokmaktan çekinmeyelim. Öğrencimizi de hayatımızın ve eğitimin kademesine sokarak onu da aktif bir birey haline getirelim. Bunun için sadece onun sosyal hayatına dokunmak yetmiyor, öğretmenlerini arayıp okuluna gitmek yetmiyor.

Öğrencilerimizin girmiş olduğu alışkanlıkların, yapmış olduğu etkinliklerin içinde bizzat kendimizi de dahil ederek onu da kendi hayatınızın bir parçası haline getirmeyi hissettirirseniz emin olun bu değişen sistemde öğrencimizin değişen algısı ve yapısıyla beraber olumlu şekilde siz de değişecek ve istendik hareketleri, istendik davranışları meydana getireceksiniz. Korkmayın! Sadece işin içine girmek için cesaretli olun ve öğrencinize güvenin.